Ma'şerî Vicdan

Ayrıca şahsi vicdandan başka ma'şerî vicdan veya vicdan-ı âmme denilen ictimai vicdan da vardır. Ma'şerî vicdan bir toplumu meydana getiren fertlerin veya çeşitli millet fertlerinin vicdani hükümlerinin toplamı veya çoğunluğudur. Bir kötülüğe karşı toplumların baskısı veya bir iyiliğe karşı toplumların sevgisidir. Zamanımızda buna kamuoyu veya kamunun görüşü denir.



Ma'şerî vicdan da ahlaki vazifelerin yerine getirilmesi için bir murakıp ve müeyyidedir. Fakat ma'şerî vicdanın tepki ve tesiri milletlerin bağlı bulundukları, değer, din, durum ve şartlara göre değişir. Hristiyan milletlerin ve Yahudilerin Bosna-Hersek'te Sırpların Müslümanlara karşı yaptıkları korkunç zulme karşı infialleri başka olacağı gibi, bir hristiyan veya yahudi'ye karşı yapılan kötülüğe karşı tepkiler elbette daha başka olacaktır.



"Onlar (gayr-i müslimler) size şer ve fesad yapmada hiçbir kusur etmezler. size sıkıntı verecek şeyleri arzu ederler. Muhakkak onların kin ve buğuzları ağızlarından taşıp açığa vurmuşlar. Göğüslerinde gizlemekte oldukları düşmanlık ise daha büyüktür." (Âlu İmrn, 3/118).



Bununla beraber herkesi takip edip gözetmeyeceği için ma'şerî vicdanın takip ve nüfuzu haricinde bulunanlar, bunun tesirinden korkmazlar. Bazen ma'şerî vicdan güç ve kuvvetle, ordularla sindirilebilir.



Şu halde imansız ve ahlaksız kimselerin vicdanları gibi, ma'şerî vicdan da tek başına ahlakî vazifelerimizin tam bir murakıp ve müeyyidesi olamaz. Vicdan-ı amme, gerçekten Allah'a, peygamberlerine ve uhrevi mes'ûliyete inanan toplumlarda daha nüfuzlu ve etkilidir. İslâm'da her Müslümanın üzerine iyiliği emretmek ve kötülükten nehyetmek münker ve fuhşiyatı önlemek, farzdır. Yoksa Allah korkusu olmadan, ne şahsî vicdan ne de ma'şerî vicdan kötülük ve zulümleri önlemekte yeterli olmaz.



Muhiddin BAĞÇECİ