Mevâlî:

Hürriyetlerine kavuşmuş eski köleler. Mevlâ kelimesinin çoğulu. Birçok İslâm büyüğü (komutan, âlim) mevâlidendi. Allah Rasûlü tarafından Bizans’a karşı hazırlanan ve içinde Ebû Bekir ve Ömer (r.a.)’in de bulunduğu ensâr ve muhâcirlerden oluşan ordunun başına kumandan olarak mevâlîden ve o gün henüz 18 yaşlarında bulunan Üsâme idi. Zâten babası Zeyd bin Hârise de mevâlîdendi, o da Mûte’de İslâm ordusuna kumanda etmiş ve orada şehid düşmüştü. İmam Mâlik gibi birisini yetiştiren, devrinin belki en meşhur âlimi olan Nâfi, mevâlîdendi. Mesrûk, Tâvûs bin Keysân ve daha nice âlim hep mevâlîdendi.



 Osmanlılarda mevâli, farklı anlamda kullanılırdı. Mevâli, Osmanlılarda vilâyet kadılarına verilen isimdi. Devriye mevâlisi, mahreç mevâlisi, bilâd-ı hamse, Haremeyn, Galata, İstanbul kadıları olmak üzere altı sınıftı.