4) Fakir ve Miskine İhsân:

Fakir, çalışabilir durumda olup çalışan, ama herhangi bir sebeple çocuklarının geçimini temin edemeyen kimsedir. Miskin ise, çalışmaya gücü ve tâkatı olmayan fakir kimsedir. Bu durum, Kur’an’da şöyle açıklanır: “(Yapacağınız ihsânlar/hayırlar) kendilerini Allah yoluna adamış, bu sebeple yeryüzünde kazanç için dolaşamayan (muhâcir) fakirler için olsun. Bilmeyen kimseler iffetlerinden dolayı onları zengin zanneder. Sen onları sîmalarından tanırsın. Çünkü onlar, yüzsüzlük ederek istemezler. Yaptığınız her hayrı muhakkak Allah bilir.” (2/Bakara, 273)



Fakir ve miskine, zekâtın dışında yardım edilmesini emreden birçok âyet vardır. İslâm inancında her şeyin gerçek sahibi Allah’tır. Allah'a ait bir şeyin Allah adına, Allah’ın fakir kullarına verilme işi demek olan fakirlere ihsânda bulunmak, her aklı başında mü’minin erdemlilik görevidir. İhtiyaçlar (daha doğrusu, ihtiyaç zannedilen eşyaya bağımlılık) özellikle günümüz tüketim toplumunda bitmez ve mala/paraya ihtiyacı olmayan düşünülemez. İhtiyacı az olanın, zarûri  ve temel ihtiyaçlarını karşılayanların, fazla ihtiyacı olana yardım etmesi, fakirlere ihsân özelliğidir. Asıl mal sahibinin Cenâb-ı Hak olduğuna iman eden muhsin, fakirlere, kendinden daha fazla muhtaç olanlara ihsân etmeden yapamaz.


İHSAN
i1 harfi