Acelecilik Mahveder, Sabır Yaşatır:

Belki kendini kötümserliğe ve ümitsizliğe atan kimse, birkaç gün sonra öğreneceği yeni bir tedâvi usûlünü göremeden gitmiş veya ümitsiz yaklaşımından dolayı tedâviye kapılarını kapayarak kendini o hale mahkûm etmiş olacaktır. Medyaya yansıdığı şekliyle, 17 Ağustos depreminde iki kişi aynı göçük altında kalmış; birisi sabırla kurtarılmayı beklerken, diğeri dayanamayıp intihar etmiş. Oysa intihardan birkaç saat sonra enkaz açılmış ve kurtarıcılar gelmişti. Sabreden kurtuldu, diğeri güzel olmayan bir şekilde öldü. Sabırsızlığın sonunu görüyorsunuz. Aynı husus, hastalıklar için de geçerlidir.



Devamlı olarak sabır, şükür, duâ ve arayışla morali yüksek tutmak gerekir. Moral; sevinç, mutluluk, huzur ve gülümsemek demektir. Ağır bir hastalık geçiriyorsanız, ne yapıp edip sizi üzüntüye sevkedecek unsurlardan uzak durmalı, sizi sevindirecek yolları keşfedip uygulamalısınız. Tek başına “tebessüm”ün bile en zor hastalığı iyileştirdiği çokça görülen olaylardandır. Ağır hastaya kesinlikle kızmadan, onu kırmadan, sürekli iyi davranmak, güleryüzlü ve tatlı dilli olmak gerekir. Eğer hasta duâ ve tevekkülle kendisini besliyorsa iki kat mutlu olur.