İslâm'da Tapu Tescilinin Tarihçesi

Hz. Ömer (ö. 23/643) devrinden itibaren gayri menkullerin ve özellikle tarım topraklarının ölçülmesine ve kaydedilmesine önem verilmiştir. Ancak bu ölçüm ve kaydın amacı aynî haklara açıklık veya güven kazandırmaktan çok, vergi yükümlülüklerini belirtmektir (Ebû Yûsuf, Kitâbü'l-Harâc, Kahire 1352, 26 vd. 36 vd.).



Tapu sicilinin ilk nüvelerine Germen hukukunda rastlanır. II. yüzyıldan itibaren gayri menkuller için sicil tutulduğu görülür. Tapu tescil sistemini modern anlamda ilk düzenleyen kanun 1872 tarihli Prusya Kanunudur (Saymen-Elbir, Türk Eşya Hukuku Dersleri, İstanbul 1963, 127-129, 140 vd.; Oğuzman-Seliçi, Eşya Hukuku, İstanbul, 1978, 138 vd).



Osmanlılarda Fatih Sultan Mehmed ve özellikle Kanunî Süleyman ile I. Ahmet devirlerinde yapılan büyük arazi yazımlarına ait siciller dikkate alınırsa tapunun Anadolu ve Rumeli topraklarında oldukça eski olduğu söylenebilir. Ancak bu tescillerin amacının açıklık ve güveni sağlamaktan daha çok Devletçe benimsenen toprak sistemini kayıt altına almak olduğunu belirtilmesi gerekir.