Seyyie Kelimesinin Anlam Sahası

Seyyie kelimesinin aslı sû’  veya sev’e’dir. Sû’, sözlükte, insanı üzüp kederlendiren dünya ve âhirete ait her türlü durumdur. Bu keder bedenî olabildiği gibi psikolojik de olabilir.



Sû’, bir anlamda her türlü istenmeyen ve kötü olan durumları ifade etmek için kullanır.



Buradan türeyen ‘seyyie’, Kur’an’da ‘günah’ olayını en geniş bir biçimde ifade etmektedir.



‘Seyyie’ ve bunun aslı olan sû’ kelimeleri bir taraftan olumsuz ve hoşlanılmayan durumları anlatır, bir taraftan da bir insanın Allah’ın irâdesine karşı gelerek işlediği kötü fiili ifâde eder. Bu kötü fiile de ‘ma’siyet’ adı verilmektedir.



‘Seyyie’ Kur’an’da ‘hasene’nin karşıtı olarak geçmektedir. Hasene her türlü güzelliği, iyi hali, hoşa giden şeyleri; seyyie ise her türlü çirkinliği, kötü hali ve itaatsizliği anlatır.



Şu âyette her iki kelimenin de beraber kullanıldığını görmekteyiz:



“Kim bir hasene (iyilik) yaparsa, ona o yaptığının on misli sevap vardır. Kim bir seyyie (kötülük) yaparsa, sadece onun dengiyle cezalandırılır. Onlar haksızlığa uğratılmazlar.” (6/En’âm, 160; 28/Kasas, 84) [2]