6) Yakın Arkadaşa İhsân:

Nisâ sûresinde ihsânda bulunulacak kimselerin altıncısını yakın arkadaşa ihsân teşkil etmektedir. “...Yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara ihsân edin/iyi davranın...” (4/Nisâ, 36) Âyette geçen “es-sâhibi bi’l-cenbi” terimi, yanındaki arkadaş, eğitim-öğretim, tasarruf, iş, mesâi, zenaat, yolculuk gibi herhangi bir hayırlı işte eşlik eden arkadaş ve yoldaş demektir. Bu anlam, karı-kocayı (hayat arkadaşını) bile kapsamaktadır.      



Aslında arkadaşlık basit bir olay değildir. Arkadaşlıklarla dostluk kazanılır. Kiminle dostluk kurup arkadaşlık edileceğine çok dikkat etmelidir. Aksi halde şu âyetin hitabına kulak tıkanmış olunur: “Yazık bana! Keşke falancayı dost edinmeseydim. Çünkü zikir (Kur’an) bana gelmişken hakikaten beni ondan saptırdı. Şeytan, insanı yüzüstü bırakıp rezil rüsvay eder.” (25/Furkan, 28-29) Arkadaşa ihsan konusunda bir hadis-i şerif şöyledir: “Allah indinde arkadaşın en hayırlısı, arkadaşına hayırlı olandır...” (Tirmizî, Birr 28)



Ashâb-ı Kiram, bir bakıma Rasulullah’ın arkadaşları idi. Allah rasulünün onlara nasıl davrandığını Kur’an haber verir:  “Allah’tan bir rahmet ile onlara yumuşak davrandın! Şayet sen kaba, katı yürekli olsaydın hiç şüphesiz etrafından dağılıp giderlerdi...” (3/Âl-i İmrân, 159). Bu âyette açıklanan, arkadaşlara yumuşak davranıp kaba ve katı yürekli olmamak, affetmek, onlara duâ etmek, onlarla istişâre etmek hep ihsân örnekleridir. Arkadaşlara ihsân, Peygamber’in, arkadaşlarına davrandığı bu tavırlara uymakla olur.


İHSAN
i1 harfi