a)

Yüce Allah İle İstiğase Etmek (O’ndan İmdat Dilemek):



Bu, amellerin en faziletli ve en mükemmellerindendir. Peygamberlerin ve onlara tabi olanların izledikleri yol budur. Buna delil Enfal: 8/9 ayetidir. Bu husus Peygamber’in (s.a.v.) müşriklerin bin kişi, ashabının ise üçyüzon küsür kişi olduklarını gördüğü Bedir gazvesinde olmuştu. Bunu görünce o hazırlanmış olan gölgeliğe girip kıbleye dönük olduğu halde ellerini yukarıya doğru kaldırarak yüce Allah’a şöyle dua etmişti:



“Allah’ım, bana olan va’dini gerçekleştir. Allah’ım, eğer şu müslüman topluluğu helak edecek olursan, yeryüzünde sana ibadet edilmez.”



Peygamber efendimiz (s.a.v.) ridası omuzlarından düşünceye kadar ellerini yukarı doğru kaldırıp Rabbinden imdat isteyip durdu. Ebu Bekir (r.a.) onun ridasını yerinden kaldırıp, omuzlarının üzerine koydu ve arkasında durup şunları söyledi: “Ey Allah’ın peygamberi! Rabbine bu kadar yalvarıp yakarman yeter. Şüphesiz ki O, sana verdiği vaadini gerçekleştirecektir.” Bunun üzerine yüce Allah bu ayet-i kerimeyi indirdi.