Kötü Komşuluk

Allah Subhanehu ve Teâlâ Kitab’ında bizlerden komşuyu gözetmemizi isteyerek şöyle buyurur:



“Allah’a ibadet edin ve O’na hiç bir şeyi ortak koşmayın. Ana-babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, kayın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara (köle, cariye, hizmetçi, işçi ve benzerlerine) iyi davranın. Allah, kendini beğenen ve daima övünen kimseyi sevmez.” (Nisa: 4/36)



Komşuya eziyet vermek haramdır. Çünkü komşu hakkı büyüktür. Ebu Şureyh’den (r.a.) Rasûlullah’ın (s.a.v.) şöyle buyurduğu rivayet edilir:



“Allah’a yemin olsun ki iman etmez! Allah’a yemin olsun ki iman etmez! Allah’a yemin olsun ki iman etmez!”



“Kim, ey Allah’ın Rasulü!” denildi. Şöyle buyurdu:



“Eziyetinden komşusunun emin olmadığı kimse.”[235]



Rasûlullah (s.a.v.) komşunun komşusunu övmesini ya da yermesini iyiliğin ve kötülüğün ölçüsü olarak belirlemiştir. İbni Mes’ud’dan (r.a.) şöyle dediği rivayet edilir:



“Bir adam Rasûlullah’a (s.a.v.) dedi ki:



“Ey Allah’ın Rasulü! İyilik veya kötülükte bulunduğumda bunu nasıl anlayabilirim?” Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:



“Komşularını “iyi yaptı” derken işitirsen iyi yapmışsındır. Onları, “kötü yaptı” derlerken işitirsen kötü yapmışsındır.”[236]



Komşuya eziyetin çeşitli şekilleri vardır: Aralarındaki ortak duvar üzerine kiriş atmasını engellemek, binayı yüksek yaparak izni olmadan hava ya da güneş almasına mani olmak, onun evine yönelik pencere açarak gizli hallerini görmek için oradan bakmak, çığlık ve çekiç sesi gibi rahatsız edici seslerle -özellikle uyku ve dinlenme vakitlerinde- eziyet vermek, çocuklarını dövmek ve kapısının eşiğine çöp atmak bunlardandır. Suç, komşunun hakkına tecavüz ederek işlenince daha büyük olur ve suçu işleyenin günahı, Rasûlullah’ın (s.a.v.) buyurduğu gibi katlanır:



“Kişinin on kadınla zina etmesi, komşusunun hanımı ile zina etmesinden daha hafiftir. Kişinin on evden hırsızlık yapması komşusunun evinden hırsızlık yapmasından daha hafiftir.”[237]



Bazı hainler, komşusunun gece nöbeti dolayısıyla yokluğunu fırsat bilerek kötülük çıkarmak için evine girer. Elem verici bir günün azabına uğrayınca  vay onların haline! [238]