b- Âhirette Kurtulma Yolları:

1- Allah'ın affı



2- Şefaat



3- Cezayı çekerek[86]



“Allah her kişiye, ancak gücü yettiği kadar sorumluluk yükler. Herkesin kazandığı, ya kendi lehinedir veya aleyhinedir. (Bundan sonra şöyle duâ edin:) ‘Ey Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi hesaba çekme (bağışla). Ey Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bizim gücümüzün yetmediği işlerden bizi sorumlu tutma, bizi affet, bizi bağışla, bize acı. Çünkü Sen, biz im Mevlâmızsın. Kâfir kavimlere karşı bize yardım et.” (2/Bakara, 286)



"Her mü'min, günah ile eskimiş ve tevbe ile yamanmıştır. Bunların hayırlısı, tevbe halinde ölenidir. (Hadis-i Şerif Rivâyeti)



"Gizli günaha, gizli iyilik, âşikâre günaha da açıktan iyilik yap ki günahı silsin." (Hadis-i Şerif Rivâyeti)



"Herkes affedilir. Ancak günahlarını açıklayanlar müstesnâdır. Gece günah işleyen kimsenin günahını Allah insanlardan örttüğü halde, sabahleyin kalkınca kendisi yaptıklarını söyler; işte bu, affedilmez." (Hadis-i Şerif Rivâyeti) 



"Allah, dil ile söylemedikleri, yahut fiilen yapmadıkları müddetçe ümmetimin gönüllerinden geçirdikleri günahları cezâlandırmaz." (Hadis-i Şerif Rivâyeti)



"Mü'min, günah işlemeseydi, göklerin gizliliklerinde seyrederdi. Fakat Allah Teâlâ günahı sebebiyle onu bundan alıkoydu." (Hasan-ı Basrî) 



"Kulun günahlara batmış bulunduğunun alâmetlerinden biri, yaptığı ibâdetlerinden gönlünün huzur duymamasıdır." (Hasan-ı Basrî)



"Tasası çok olanın bedeni rahatsız olur. Günahlardan korkusu az olanın ise kalbi ölür." (Hasan-ı Basrî)



"Amellerin en fazîletlisi, gizli günahları terketmektir. Çünkü gizli günahlardan uzak kalan kimse, insanlar içinde yapılan açık günahlardan daha çok uzak kalır."



"Günah arıya benzer; ağzı ballı, kuyruğu zehirlidir."



"Kul, bütün varlığı ile günahları bırakmaya karar verdiği zaman, İlâhî imdat/yardım, onu her tarafından kaplar."



"Ey insan! Bugün dünyada günahlardan korkarsan, yarın âhirette hiçbir şeyden korkmazsın." (Sâdi-i Şirâzî)



"Allah, günahkârlık zilletinden kurtardığı kulunu malsız olarak zengin yapmış, aşiretsiz olarak aziz ve şerefli kılmış, kimsesi olmadığı halde onu yoldaşı/dostu eylemiştir."



"Günaha karşı en tesirli korunma vâsıtası, günahtan/cehennemden korkmaktır."



"Gözümü harama bakma günahından korumak için, şunu düşünmelisin: Her şeyi görenin sana olan bakışı, senin harama bakışından daha öncedir."



"Günah işleyen insandır, buna üzülen evliyâ olabilir, bununla övünen ise bir şeytandır."



"En ağır günah, insanın kendisini günahsız bilmek gururudur."



"En az merhamet gösterenler, en büyük günahları işleyenlerdir."



"Beraberce işlediğiniz günahın cezasını ayrı ayrı çekeceksiniz."



"Günah işlemenin birçok vâsıtaları vardır, fakat yalan, bunların hepsine uyan bir saptır."



"Sen günahın küçüklüğüne bakma; günah kendisine karşı işlenenin büyüklüğünü düşün."



"Günahlar kalbi karartır, bunu ancak ağlamak giderir."



"Günahtan sakınmak, tevbe ile uğraşmaktan kolaydır." (Hz. Ömer)



"İnsanın günahları ardını bırakmaz."



"Günah, yasak olduğu için acı vermez, acı verici olduğu için yasaktır."



"Tasası çok olanın bedeni rahatsız olur. Günahlardan korkusu az olanın ise kalbi ölür."   



"Geceyi ibâdetle geçirmek kendilerine ağır gelen kimseler, ancak günahları ağırlaşan kimselerdir."



"Günahlarım bana ne getirdiniz? / Topu topu tesbihböceği kadar haz."



"Bir kez Allah dise aşk ile lisan / Dökülür cümle günah misl-i hazân." (Süleyman Çelebi)



"Kadınların, çocukların, hizmetçilerin, zayıfların, yoksulların, câhillerin günahları; aslında, kocaların, babaların, efendilerin, güçlülerin, zenginlerin, aydınların günahıdır."



"İyi tarafımız da bütün günahlardan arınmış değildir."



"Günahlar, ebedî hayatta devamlı hastalıklardır; bu dünya hayatında bile kalp, vicdan ve ruh için mânevî hastalıklardır." 



"İşlediğimiz her bir günah, kafamıza giren her bir şüphe, kalp ve ruhumuza yaralar açar."



"Günahın mâhiyetinde, özellikle vazgeçilmeyip ısrarla devam edilirse küfür tohumu vardır."



"Sakın günah işleme! Aksi takdirde kendini ateşe atarsın. Halbuki sen, bir kimsenin bir böceği ateşe attığını görsen, onu bile iyi karşılamazsın. O halde, her gün kendini defalarca ateşe atmayı, nasıl hoş karşılayabilirsin?"



"Bir günah gizli kaldığında, sadece sahibine zarar verir. Ortaya çıkıp bilindiğinde ise, herkese zararı dokunur."



Günah günahı doğurur;  Bir günah, başka günahlara dâvetiyedir.



"Bir kimsenin bir günah işledikten sonra, tekrar günah işlemesi, ilk günahın cezâsıdır. Bir sevap işledikten sonra tekrar sevap işlemek de, birinci sevabın karşılığıdır."



"Eskiden öyle insanlar vardı ki, başkalarının günah işlediklerini duysalar, sıtmalı hasta gibi titrerlerdi. Şimdi ise insanlar, kendi günahları için bile titremiyorlar."



"Bir kibrit ateşinin yakmasına tahammül edemeyecek kadar zayıf ve sabırsız olduğun halde, ne cür'etle günah işlemeye kalkıyorsun? Ateşe dayanabiliyorsan, dayanabileceğin kadar günah işle!"



"Fâsık, çoğunlukla ahlâksız ve vicdansız olur. Çünkü günah ve isyan arzusu, vicdandaki imanın sesini susturmakla yayılabilir. Vicdan ve imanını sarsmadan tam seçme ile bir mü'min şer işleyemez. Onun için İslâm fâsıkı hâin bilir, şâhitliğini reddeder."



"Yaptığı işin ne olduğunu bilmeden günah işlemek başka, bilip de buna aldırış etmemek, onunla içli dışlı olmak yine başkadır."



"Hep bilmedeyiz neyin günah olduğunu / Lâkin yine işler dururuz sâde onu..."